Nokia Neden Başarısız Oldu?

Planports Ekibi 16.12.2020 tarihinde yazdı Bu yazı 14062 kere okundu

NOKIA NEDEN BAŞARISIZ OLDU?


Nokia'nın başarısızlığına neden olan faktörler hakkında tartışmaya başlamadan önce Nokia'yı bir başarı öyküsü olarak tartışmak çok önemlidir. Öyleyse, şirketin başarısına ve Nokia'yı neyin başarılı kıldığına hızlıca bir göz atalım.
Nokia, başarısının ilk günlerinde başarılı cep telefonu üreticilerinden biri olarak ortaya çıktı. Ekim 1998’de Nokia, dünyanın en çok satan cep telefonu markası oldu. 2007 itibariyle, cep telefonu pazarının %50'sine sahipti. Şirketin genç ve enerjik liderliği, tüketici pazarında geniş kabul görmesinin sebebiydi aslında. Başlangıçta, yeni teknoloji, dijitalleşme dürtüsü ve inovasyon da başarı nedenlerinden bazılarıydı.
Bununla birlikte, zaman içinde aşırı büyüme oranı, çeviklik kaybı ve yenilikçi liderliğin eksikliği, Nokia'nın stratejik düzeyde şirket olarak başarısızlığına neden oldu.
2013 yılında, pazarda %50 paya sahip olan aynı Nokia Company, toplam pazarın %5'inin altına düştü. Bu, şirketin yönetiminin, hissedarlarının ve müşterilerinin Nokia'nın iflasından korktuğu zamandı. İflas neredeyse kesindi, ancak Microsoft'un piyasaya müdahalesi şirketin daha iyi bir konuma geri dönmesine yardımcı oldu. Aslında bu müdahale Microsoft tarafından Windows platformunu akıllı telefona uyarlamak için yapıldı, ancak şirkete gerçekten de yeni bir hayat verdi.

Peki Neyi Yanlış Yaptı veya Rakipleri Neyi Doğru Yaptı?


1. Nokia Değişime Uyum Sağlamadı

Cep telefonu endüstrisindeki teknolojik gelişme hızlıydı. Geleneksel telefonlar akıllı telefonlara dönüştü, ancak Nokia buna göre değişmedi. Yine de ilk akıllı telefonların başlatıcısı oldu. Symbian akıllı telefonları 2002 yılında tanıtıldı, ancak şirket değişen teknolojinin hızıyla başa çıkamadı. Nokia'nın başarısız olmasının temel nedeni budur. Telefonun eski versiyonunu üretmeye devam ederken, rakipler son derece gelişmiş akıllı telefonlarını pazara sürmeye başladı. Bu akıllı telefonlar kullanıcılar için uygun fiyatlı hale geldi ve nihayetinde tüm toplum onları kullanır hale geldi. O zaman bile Nokia neler olup bittiğinin farkında değildi ve stratejilerini değiştirmedi. Böylelikle zamanla, tüm hedef pazarının daha yeni ve daha iyi bir telefon versiyonuna kaymasıyla Nokia pazara yeni girenlerin çok gerisinde kaldı.2. Sektörde İlk Hareket Eden Olmanın Verdiği Aşırı Güven2002'de Symbian'ın piyasaya sürülmesi iyi bir hamleydi. Nokia, sektörde akıllı telefona ilk adım atanlardan biri oldu. Bununla birlikte, iPhone'un 2007'de piyasaya sürülmesi, Nokia'nın sahip olduğu yaratıcı avantajı bozdu. iPhone'un yüksek hızı, akıllı telefon endüstrisinin nasıl işleyeceğini gösterdi ve endüstrinin standartları yavaş bir servis sağlayıcıdan hızlı bir servis sağlayıcıya evrildi.

3. Sektörde Yüksek Rekabet

Yavaş yavaş, cep telefonu endüstrisi aynı hedef pazara hizmet veren birçok şirkete doydu. Apple, Samsung, Blackberry ve Nokia, hedef pazar için çabalayan lider oyunculardı. Bu rekabet yarışında Nokia servisini geliştirmedi ve piyasadaki diğer oyunculara yenildi. Bu üst düzey rekabetin yanı sıra, sektörde Huawei, HTC ve ZTE şeklinde alt uç rekabet de ortaya çıktı. Yavaş yavaş, bu şirketler, özellikle bu şirketlerin pazar payı özetlendiğinde önemli bir pay kazandılar, ki bu pay Nokia için büyük bir rakamdı. Ancak Nokia bununla zamanında ilgilenmedi ve alt pazar payını da kaybetmek durumunda kaldı. Bu da Nokia'nın pazarda neden başarısız olduğunun göstergelerinden biridir.

4. Tüketici Algısı

Nokia ismi, cep telefonları söz konusu olduğunda büyük bir marka itibarına sahipti. Girişte anlattığımız gibi, çoğumuz Nokia'yı en büyük mobil üretim şirketlerinden biri olarak biliyorduk. Hala Nokia'yı tanıyoruz, ancak Nokia ve ürettiği ürünler hakkındaki algımızı değiştiremiyoruz. Hepimiz Nokia'yı belirli bir zaman veya yaşta mevcut olan harika bir marka olarak benimsedik. Dönüm noktası olarak nitelendirilebilecek yılan oyununu hatırlayacaksınızdır, onu gerçekten oynayıp oynamayacağımızı merak ederdik, ancak artık kimse özellikle bu oyun için telefon satın almıyor. Yılan oyunuy elimizin altında bile olsa artık yüzüne bakmıyoruz. Bunun nedeni teknolojik değişim ve tüm pazarın marka hakkındaki algısıdır. Nokia bu faktörü dikkate almadı ve başarısızlıkla yüzleşmek zorunda kaldı.

5. Yeniden Konumlandırma Eksikliği

Nokia'nın önceki görüntüsü göz önüne alındığında, yeniden konumlandırma konusunda zamanında bir karar alınması çok önemliydi. Yeniden konumlandırmanın ne anlama geldiğini bilmeyenler için, yeniden konumlandırma, bir markanın veya bir şirketin mevcut imajının, yeni özellikler getirerek ve bu yeni özellikleri vurgulayarak yeni imajla değiştirildiği pazarlama ile ilgili bir terimdir. Nokia, akıllı telefon pazarına fazla odaklanamadı. İnsanların çoğu hala Symbian'dan haberdar bile değiller. Benzer şekilde, tüketicilerin çoğu için akıllı telefonların ilk üreticisi Apple'dir. Bu, Nokia'nın nerede yanlış gittiği ve neden başarısız olduğunun diğer bir göstergesidir.

6. Stratejik Planının Olmaması

Hem Apple hem de Samsung, Nokia'nın sahip olamadığı o mükemmel oyun planına sahiplerdi. Apple ve Samsung, öncür bir ürün yaratmışlardı. Bu şirketler her yıl ek özelliklerle birlikte bu ürünlerin yeni bir sürümünü piyasaya sürüyorlardı. Bu markaların müşterileri ve potansiyel müşteriler, piyasaya çıkmadan önce yeni sürümü inceleyebiliyorlardı. Yeni özelliklerle piyasaya sürülen yeni ürünle ilgili bu beklenti, tüketicilerin ürüne olan ilgisini artırıyordu ve doğru olan da buydu. Akıllı telefon pazarı çoktan doygunluğa ulaşmış olsa bile, bir telefonun yeni bir sürümünün piyasaya sürülmesi hala halkı heyecanlandırıyor. Ancak Nokia örneğinde, böyle bir senaryo yaratılmadı ve bu da Nokia'nın çökmesine neden oldu.

7. 1996-2000 Döneminde Aşırı Büyüme

Bu başarı, Nokia'nın başarısızlığının ana suçlusu olarak kabul edilebilir. 1996-2000 yılları arasında şirketin cep telefonlarının pazarda daha fazla kabul görmesi, şirketin tedarik zincirini sağlam tutmasını zorlaştırdı. Böylesine yüksek bir büyüme hızıyla, şirketin tüm kaynakları tedarik zincirini sağlam tutmaya adanmıştı.

8. Yenilik Eksikliği

Dönem içindeki bu aşırı büyüme, şirket yönetiminin inovasyon ve büyüme yatırımı arasında seçim yapmasına yol açtı. Şirketin inovasyon veya araştırma ve geliştirme departmanının neredeyse hiç kaynağı yoktu ve bu nedenle şirket, en yeni akıllı telefonların tanıtımını yönetemedi. Genelde, cep telefonlarının pazara giriş aşamasındaki özellikleri, iş iletişimi için geliştirilen telefonlar dışında aşağı yukarı aynıydı. Diğer markaların yarattığı rekabetin üstesinden gelinmemesinin ana nedeni buydu.

9. Organizasyon Yapısının Değiştirilmesi

Nokia, aniden matris yapısına geçmeden mekanik organizasyon yapısı şeklinde çalışıyordu. Bu ani değişiklik çevikliği artırmak için yapılmıştı. Ancak bu karar tüm paydaşlar tarafından hoş karşılanmadı ve bu nedenle üst yönetim şirketten ayrılmaya başladı. Kuruluşun, onu bu başarı düzeyine getiren insanlar olmadan çalışması kolay olmadı ve bu da, Nokia'nın başarısızlığının kesin nedenlerinden biridir.

10. İç Çekişmeler

Nokia'nın başarısızlığının bir başka nedeni de şirketteki iç rekabetti. Şirketin tüm bölümleri veya yönetim başkanları tam bir koordinasyon içinde çalışmadılar. Bu koordinasyon eksikliği, Symbian için kodların geliştirilmesindeki gecikmeler de dahil olmak üzere bir dizi operasyonel sorun yarattı. Bu tür sorunlar şirketi etkilemedi, ancak dolaylı olarak şirketin çöküşüne katkıda bulundu.

Nokia'nın Yeniden Canlanması

2013 yılında Nokia iflasın eşiğindeydi. Ancak Nokia'nın telefon bölümünün Microsoft tarafından satın alınması iyi yönde bir ivme kazandırdı. Bu Nokia yönetiminin pazarın yeni istatistiklerini fark etmesinden bir süre önce gerçekleşti. Son zamanlarda akıllı telefonların nasıl görüntülendiğini ve başka hangi şirketlerin cep telefonu pazarına girdiğini anladılar. Tüm bu bilgiler el altında olduğunda Nokia, Windows platformu veya Symbian'ı kullanan önceki sürümlerden daha iyi olan yeni akıllı telefonlar geliştirmeye başladı. Tüm bu faktörlere dayanarak Nokia, pazardaki varlığını biraz daha geliştirmeye başladı. Ancak, bir zamanlar ihtişamın tadını çıkaran aynı marka değil. Ama yine de var ve insanlar tarafından biliniyor.

Şirketinizi Planports’la Yönetin, Rakiplerinizin Önüne Geçin…

Fiyat teklifi hazırlama, CRM, iş takibi, sipariş ve temel finans (ön muhasebe) yazılımı

SİZİ ARAYALIM